Sakız adasının volkanik yapısı gözümüze ilk çarpan özelliğidir. Tarihte Ege Denizi oldukça hareketli bir kompozisyon çizmiştir. Sakız adasıYunanistan 'ın en büyük adalarından bir tanesidir.
Uzun yıllar Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminde kalan adanın bir kaç yerinde tarihi camiler bulunmaktadır.
Liman oldukça geniş ve tüm kordon boyu hareketli kafe ve disko-barlarla doludur. Genç nüfus adada oldukça fazladır. Bu da doğal olarak adaya hareket getirmektedir. Adanın pek çok yerinde kiliseler vardır ve özellikle ikonlar çok dikkat çekicidir. Bu ikonlar adeta sanat ile dinin buluşmasını yansıtır. Duvar süslemeleri de çok çarpıcıdır ve yine ince bir sanatın ürünüdür. Kiliselerin içi ibadet yapabilmek için loş ve sessizdir. Her zamanki gibi mumlar, dilekler için kapıda hazır bekler. Adada bulunan Arkeoloji Müzesi tüm adanın tarihini aydınlatmaktadır. Her adada mutlaka bir arkeoloji müzesi bulunur. Dünyanın başka hiç bir yerinde yetişmeyen damla sakızının 1001 çeşit ürünü buradaki çarşılarda satılmaktadır. Alışveriş yapmasanız da gezmek çok keyiflidir. Her an bir dükkan sahibinden küçük bir hediye alabilirsiniz.
Sakız’da keşfedilmeyi bekleyen yerler: Chios Kasabası, Kastro, Justiniani Müzesi, Bizans Müzesi, Philip Argenti Müzesi, Sakız köyleri adıyla anılan, her yıl 300 ton sakız üretimiyle bilinen ve 20 köyden olusan Mastikhokhoria, Nea Moni Manastırı, Mesta köyü, Olympoi, Panagia Krina Bizans Kilisesi, Taksiarkhis Kilisesi, Avgonyma köyü, Volissos köyü, Moni Moundon Manastırı, Ikaros Kasabası.